Bizden Haberler

İHH, Sisi ve Baradey hakkında suç duyurusunda bulundu

İHH avukatları, Mısır'daki darbeyle ilgili Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Sisi ile geçici Cumhurbaşkanı Yardımcısı Baradey hakkında "insanlık suçu işledikleri" gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı avukatları, Mısır'daki darbeyle ilgili Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Abdulfettah es-Sisi, geçici Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Baradey, El Ezher şeyhi Ahmed El Tayyip, Selefi Nur Partisi yöneticisi ve Kıpti Kilisesi patriği ile diğer ilgililer hakkında "insanlık suçu işledikleri" gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.

İHH avukatları ile gazeteci-yazar Abdurrahman Dilipak'ın da aralarında bulunduğu bir grup, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelerek, Mısır'daki darbeyi gerçekleştirenler ve destekleyenler hakkında hazırladıkları suç duyurusu dilekçesini savcılığa sundu.

Daha sonra adliye önünde açıklama yapan Avukat Uğur Yıldırım, yaklaşık 1 hafta önce Mısır'a giden avukatlar ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri tarafından yapılan gözlemlerle ilgili savcılığa bir suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.

Yıldırım, suç duyurusunda adı geçen şüpheliler hakkında "kasten adam öldürmek", "nitelikli kasten yaralama", "nitelikli yağma", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" ile "işkence ve eziyet" gibi suçlardan işlem yapılmasını talep ettiklerini belirtti.

Mısır'da güvenlik güçlerinin demokrasi yanlılarına ateş açması olayının sistematik şekilde gerçekleştirildiğini ifade eden Yıldırım, Türk makam ve yetkililerinin de harekete geçerek ilgili kişilier hakkında hem Türkiye'de tutuklama kararı çıkartılması hem de bu tip suçlarla ilgili tüm dünyada bu yakalamanın gerçekleşmesi anlamında suç duyurusunda bulunduklarını kaydetti.

"Mısır'da bir insanlık tradejisi yaşanıyor"

Abdurrahman Dilipak da Mısır'da bir insanlık trajedisinin yaşandığını söyledi.

Bunun bütün insanlığa mal olan bir olay olduğunu anlatan Dilipak, bir insana yapılmış bir haksızlığın, bütün bir topluma yöneltilmiş bir tehdit olduğunu söyledi.

Dilipak, Türkiye'de başlattıkları bu adımın diğer ülkeler tarafından da takip edilmesini beklediklerini dile getirerek, bu adımı atacak diğer ülkelerle ilerleyen günlerde konuyu Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taşımak için de istişarelerde bulunduklarını bildirdi.

Mısır ile tarihi bağlara sahip olunduğuna işaret eden Dilipak, "İnanç geleneğimizde haksızlık karşısında susanlar dilsiz şeytanlardır. Dünyanın da Mısır cuntasına destek vermekten vazgeçmesi gerekiyor. Ortada bir insanlık suçu vardır. Bu suça yardım ve yataklık edenler, destek verenler, o suçun parçası olarak aynı sanık sandalyesine oturabilirler" diye konuştu.

Dilekçeden

Mısır'da yaşanan katliamlar sırasında hayatını kaybedenler arasında adı tespit edilen 164 kişinin isminin de yer aldığı dilekçede, Genelkurmay Başkanı ve Savunma Bakanı Abdulfettah es-Sisi, geçici Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Baradey, El Ezher şeyhi Ahmed El Tayyip, Selefi Nur Partisi'nden Muhammed Abdulaziz, Kıpti Kilisesi Patriği ve Mısır İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim şüpheli olarak yer alıyor.

Dilekçede, söz konusu şüphelilerle ilgili, "İnsanlığa Karşı Suçlar (TCK 77 m.)" kapsamında, "kasten adam öldürmek", "öldürmeye teşebbüs", "nitelikli kasten yaralama", "yağma", "mala zarar verme", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "işkence ve eziyet", "haberleşmenin engellenmesi", "cinsel saldırıda bulunma" ve resen belirlencek diğer suçlardan haklarında soruşturma yürütülmesi, ardından açılacak davada cezalandırılması isteniyor.

Dilekçede, şüpheliler hakkında Türkiye sınırlarına girmeleri halinde tutuklanmaları için yakalama emrinin çıkartılması ve Türkiye sınırları dışındayken de şüphelilerin yakalanması ve iadesine dair hukuk normlarından yararlanılarak tutuklanması temini, yaşanabilecek olası yeni katliamların önüne geçmek adına talep ediliyor.